Charlie Kirk suikastı sonrası South Park bölümü yayından kaldırıldı

Amerikalı muhafazakâr siyasi yorumcu ve Turning Point USA’nın kurucusu Charlie Kirk (31), Utah Valley University’de yaptığı konuşma sırasında uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti. Olay, ABD gündemine bomba gibi düşerken medya, siyaset ve eğlence dünyasında da geniş yankı buldu.
Suikastın hemen ardından gözler, geçtiğimiz ay Comedy Central’da yayınlanan South Park bölümüne çevrildi. 6 Ağustos 2025’te ilk kez ekrana gelen “Got a Nut” adlı bölümde, South Park karakteri Eric Cartman, tıpkı Charlie Kirk gibi üniversite kampüslerini dolaşarak “tartışma etkinlikleri” düzenliyor, hatta Kirk’ün saç stilini ve konuşma tarzını birebir taklit ediyordu. Bölüm sonunda ise izleyicilere “Charlie Kirk Ödülü – Genç Masterdebaters” veriliyordu.
Kirk bölümü komik bulmuştu
Bölüm yayınlandıktan bir gün sonra Kirk, kendi TikTok hesabında bir video paylaşarak parodiyi “hilarious” (komik) olarak nitelendirmiş ve kendisine yapılan esprilerle dalga geçtiğini belirtmişti. Ancak ölümünün ardından tablo değişti.
Comedy Central bölümü yayından çekti
Deadline’ın haberine göre Comedy Central, söz konusu bölümü çarşamba akşamı yayın akışından çıkardı. Buna karşın bölüm hâlâ Paramount+ platformunda izlenebiliyor.
MAGA destekçilerinden South Park’a tepki
Kirk’ün ölümünden sonra sosyal medyada özellikle MAGA hareketine yakın hesaplardan South Park’a yönelik büyük tepkiler yükseldi.
-
Bir kullanıcı, “Blame South Park. Blame the media. Blame leftist rhetoric.” sözleriyle Parker ve Stone’u hedef aldı.
-
Başka bir kullanıcı, “South Park nefret iklimini körükledi, bu suikast onların sorumluluğunda” ifadelerini kullandı.
-
Johnny MAGA isimli popüler hesap ise (yaklaşık 250 bin takipçi), Kirk’ün inancının ve kampüs etkinliklerinin alay konusu edildiğini iddia ederek, bölümden bir kesiti “Monsters” notuyla paylaştı.
Tartışma büyüyor
South Park’ın yaratıcıları Trey Parker ve Matt Stone, henüz resmi bir açıklama yapmadı. Ancak tartışma büyümeye devam ediyor. Bazı yorumcular, hicvin ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savunurken, bazıları da nefretin mizah yoluyla meşrulaştırıldığını iddia ediyor.